29 Temmuz 2011 Cuma

Bir Oğlan Daha... :)

Hayır hayır benim değil :)
O kadar da cesur değilim..
Deli arkadaşım Zehra.. Bu ikizlerin annesi :)
Ben daha bir tanesiyle zor baş ederken o ikinci hamileliğinin yarısını tamamladı bile..
 Burada hamile olduğunu yeni öğrenmişti.. Ama yanlış anlaşılmasın planlı olarak geliyor üçüncü bebek..
İkizleriyle arasında bir buçuk yaş olacak..
 
Son konuşmamızda "bu sefer çok kız hissediyorum" demişti.. 
Ben de bir çin falı bakalım demiştim :) Bende doğru çıkmıştı ama onda yanlış çıktı.. Kız dedi erkek çıktı :)
Yani Zehra'ya bir oğlan bebek daha geliyor..
Bakalım bu oğluş son mu olacak?
Yoksaaa bu tür bir videoya konu mu olacak? :)



Ne olursa olsun sağlıklı olsun, bizim olsun.. 

25 Temmuz 2011 Pazartesi

Ravioli Partisi

Cumartesi gecesi malum Ravioli Partisi vardı Teyzemlerde..
Ama tabii ara öğünü atlamamak lazımdı biz de gerekeni yaptık :) (Galiba bizim ara öğün anlayışımız biraz değişmiş) 
Neyseki bu ara öğün sonrasında 1 saatlik tempolu yürüyüşümüz vardı bir miktarını eritmişizdir..
Yürüyüş sonrası toto yıkama ve uyutma seansından sonra raviolilerimiz pişmeye başladı..
Çimlerin üstüne de attık masalarımızı, donattık üstünü.. 
 
Temaya uygun bayrak bile diktik masaya :)))
Salatamız ve..
Şarap dahil her türlü içeceğimiz vardı ..
 
Bu da raviolilerin mideme gitmeden önceki son saniyeleri.. Sabırsızlıktan düzgün bir poz alamamışım :) Ama daha iyi.. Aramızda hamileler var, canlar çekmesin :)
Tatlımız da günün anlam-önem ve temasına yakışır bir tiramisuydu..
Hepsini afiyetle yedik :) Yeni temalı günler dileğiyle..

23 Temmuz 2011 Cumartesi

Ravioli Partisine Hazırlık

Yarın gece Ravioli Partisi var teyzemlerde.. Bu gece de oğlanı uyuttuktan sonra az biraz ucundan tutmaya gittim.
Ravioli hazırlığına geçmeden oğlumun uyku için tercihini göstermek istiyorum :)
Neyse efenim esas konumuza gelelim..
Malzemelerimiz hazır.. Deyzem zaten önceden hamuru açmış, fesleğenli peynirli içi hazırlamış..
İşe hamuru açmayla başladık.. (Dık diyorum ama herşeyi teyzem yaptı)
Ne çok ince ne de kalın olması lazımmış hamurun..
Açılan hamurun tam yarısına yumurta sürdük.. Hamuru kapatınca iki tarafın da birbirine iyice yapışması için..
Sonra mantı yapar gibi, içleri çok da bıdık olmamak kaydıyla yerleştirdik..
Kapatıp kesimine geçtik.. Aslında teyzem Italya'ya gittiğinde özel Ravioli merdanesi almış ama merdaneyi İzmir'de unuttuğu için ondan yararlanamadık.
Partimiz yarın akşam.. Bu arkadaşların pişmişini yarın çekmeye çalışacağım :) 

21 Temmuz 2011 Perşembe

Özetlemek Gerekirse...

Aslında aklımda çok şey var ama bu hafta tam bir kaostu.. İçimi sıkanları atıp objektife yansıyanlarla özetlemek gerekirse...
Hafta sonu ve bu hafta başı bulduğum her fırsat ve halimin olduğu her an işle geçti..
Dükkanın birikenleri aradan çıkarıldı ve...

CD ve DVD kirliliğine bir son vermek lazımdı.. Toparladım bir kısmını harici 1 terabörtluk harddiskime kattım.. Bu iş beklediğimden uzun sürdü çünkü kurcalanan her DVD'den muhteşem hatıralar çıktı.. Oyalandım..
Pazar gecesi Cem'iş güzel bir uyku çekerken, bize kalan zamana ne oldum delisi olduk.. Ne yapacağımızı şaşırdık..

Böyle bir çekirdek soy ağacı çiziktirdik..
 
Baktık ayık kafayla bizden hayır yok.. Biz de elimizden geleni yaptık..


15 Temmuz 2011 Cuma

Bir Gün Daha Geçti...

Bu senenin kıymetini bilmek lazım.. Cem sayesinde yaz Çeşme nimetleriyle geçiyor.. Bebek büyütmenin tatlımtrak yorgunluğu insanın üstünden hiç geçmese de bahçede içilen demli bir çay ve ayaklar uzatılarak karıştırılan bir dergi ilaç gibi geliyor.
 
Tabiki dergi karıştıran tek kişi ben değilim..
Ve her gün, hamilelikte alınan kiloları vermek için sıkı bir yürüyüş yapıyoruz. Günü güzel programladık. Saat 18:30 sularında çıkılan bir saatlik sıkı tempolu yürüyüş işe yaramaya başladı.. Ya da umarım yarıyordur :)
 
Yürüyüş güzergahımızın en keyifli kısmı da plaj boyu.. Rüzgar da biraz ferahlatıp son 15 dakikayı daha rahat yürümemizi sağlıyor.
 
Bugün bir de yelkenli vardı manzaramızda..
 
Bu da yürüyüş sonrası halim.. Terden saçlar sırılsıklam.. Beni ya deniz ya da buz gibi bir duş paklar..
Bizimkiler İzmir'e gittiği için de ancak duş paklar :)






14 Temmuz 2011 Perşembe

Kanıksamak Ve Unutsamak

 
Bu adamın doğmasını ve hatta beş aylık olmasını bile kanıksadım..
Beş ay öncesine kadar hayaldi, meraktı..
Zamanla birlikte insan hayalini zor kurduğu, olursa nasıl olur ki acaba dediği şeylere alışıyor, geçmişi de unutuveriyor.
 
Burada gösterdiğim üzere üç aylığım.. Aslında orada görünen kadar bile karnım yok ama fotoğrafta bir şeyler çıksın diye şişirmiştim :)
Karnımın büyümesini iple çekiyordum, sanki hayaldi..
 
Burada da yedi aylığım.. Karnımın büyümesi hayalim gerçek olmuş, hatta tepikleri bile hissedebiliyorum. 
Bu da Cem'iş çıkmadan hemen hemen bir ay önce.. Unutuyor insan.. Sanki karnım hiç o kadar büyümemiş gibi.. Minik adam içeride debelenmemiş gibi.. Bakınca şimdi: ürkütücü.. o_O
O göbeği önce kanıksadım, sonra içindeki çıkınca unutsadım.
Şimdi de tadını çıkarıyorum :))

12 Temmuz 2011 Salı

Yer Edenler

Fotoğrafları kurcalarken 2009'da Kocci'yle gittiğimiz Münih-Viyana-Bratislava gezisini de yad ettim.. 
O geziden bizde yer edenlerin en başında wurst geliyor. Kaliteli sosis yediğini hissediyorsun.. 
Bir de bizim karı-koca başlıca yiyeceğimiz patates kızarması :) Geçen sene burada da yaptılar bu işi ama olmadı.. 2€ ya kocaman bir külah patates kızarması gibisi yok..
Bir de ben vitrin anlayışlarına hayranım.. Bu fotoğraflar Münih'de bir kuyumcu vitrininden.. Ön plandaysa mücevherlerden çok maket ustalar var. Görmek isteyen yüzükleri, kolyeleri zaten görür mantığı geçerli.
Biz birçok öğünü bu fotoğraflarda görmüş olduğunuz leziz ötesi sandwichlerle geçiştirdik. Her molada yeni bir tatlı tattık. Neyse ki harcadığımız enerji orantılı oldu da bu güzeller bize kilo kilo geri dönmedi.
Oyuncak müzesi çok güzeldi..
Şimdiki fabrikasyon bebeklerden ne kadar farklılar.. Şimdiki bebekler sadece gülümsüyor.. Bu bebeklerin her birinde farklı bir ifade var.. 
 Bu abi de heykelini dikmiş ofisinin önüne :) Dikkat çekiciydi..
Burası da Viyana'nın meşhuuurr pastanesi Demel. Eğer o gün şanslıysanız içeride yer bulabilirsiniz ama bu çok düşük bir ihtimal. 
Pastanızı aldıktan sonra isterseniz imalat kısmını da görebiliyorsunuz.. Yediğim pastanın tadını hala unutamıyorum..
Ve her zamanki gibi sunum muhteşemdi..

Bu hikaye bitmez.. Finalimi yine favori bir mağaza vitriniyle yapıyorum..
Bakmaya doyamamıştım..
Galiba hala da doyamıyorum :)

11 Temmuz 2011 Pazartesi

Pazar Günü Ritüeli

 
Pazar gününün bir süredir en büyük özelliği baba ve oğlun hasret giderdiği gün olması. 
Onun dışındaysa..... 
 
Tabiki mangal günü.. Mangal; Kocci ve babam için çok mühim bir mesele..
Çünkü olur da kazara köfteler biraz fazla pişer ya da tele yapışırsa birkaç sene bizimkilerin dilinden kurtulamazlar..
 
Ve bence artık bu ikinin elinden hiçbir dandik kömür ya da yağsız kıymadan köfte kurtulamaz..

Bu Pazar gününün özetini yapmak istiyorum: Emzirdim uyudum, emzirdim uyudum, denize gittik, yemek yedik, uyuduk :) Bıraksalar daha da uyurdum...







9 Temmuz 2011 Cumartesi

Yeni Oyuncak

Zaten ufaktan niyetim vardı ama Kocci'nin fotoğraf makineme el koymasıyla yepisyeni bir makine sahibi ettim kendimi.. 
 
Eh taze hevesle de döktüm çeyizlerimi ortaya....
Bunlar da renkli filtrelerim.. Ebay'den almıştım.. 
Bu da favorilerimden.. Hatta bir ara bi takmıştım makineye uzun süre çıkarmamıştım.. Yıldız efektini seviyorum..
 
Bu da Noel zamanı favori filtremle Münih'de çekilmiş bir kare.. 
 
Bunlar da olmazsa olmaz temizlik gereçlerim.. Allah düşürmesin bir toz zerresi adama kafayı yedirtiyor..
  
Ve lensler.. Kocci el koymaya çalışsa da onlar benimdir onlar benimdir, onlar benimdir ancak.. 
Bu da yeni oyuncağım :)