Paris'i köşe bucak gezmeye devam ediyoruz..
Bu sefer, Paris'e gelmeden programımıza aldığımız Musée de L'Armée yani askeri müzedeyiz.. Aynı zamanda Napoléon'un (Napolyon) da mezarı da burada bulunuyor..
Gezmenizi şiddetle tavsiye ediyoruz, gerçekten çok güzel bir müze..
1871 le 1945 arası Fransız askeriyesinin tarihiyle ilgili her şey var bu müzede..
Şöyle bol fotoğraflı bir yazı hazırladım, hazırladım ama yüzlerce fotoğrafın arasından bu karelerle yetinmek çok zor oldu.. :) Artık siz düşünün karelenesi ne kadar çok şey varmış..
Daha biletleri aldığımız alanda bu minik heykeller karşılıyor insanı.. Bu fuayede bile insan dakikalarını harcıyor..
Bu arkadaş da Napoléon..
Biz müzeyi gezerken avluda askerler yürüyüş yapıyorlardı.. Hatta bir ara askeri bando da çaldı ama biz avluya inene kadar bitmişti müzik..
O dönem kullanılmış olan başlıklardan sadece bazıları..
Kostümlerin de tamamı orjinaldi.. O kadar çok fotoğraf çekmişim ki.. Elemek çok zor olacaktı, ben de rast gele bu fotoğrafı seçtim :)
Savaş zamanında kullanılan çatal bıçak ve bazı başka aksesuarlar..
Araya zaman girince detayları unutuyor insan, keşke yazıların da fotoğraflarını çekseymişim diyorum şimdi ama o zaman da belli bir GB kotam vardı :) Bu da bir tahtırevan. Ama kimi taşımışlar, tam olarak ne zaman kullanmışlar hatırlayamıyorum..
Alman, İtalyan ve Avusturya Macaristan askerlerinin kostümlerinden..
Toplar ve tüfeklerden de bolca örnek vardı.. Bu top 1916 model ve 37 mm.lik.
Adamlar o kadar güzel hazırlamışlar ki müzeyi, o dönemden kalma dolduruluş bir at bile vardı...
Şaka le şaka :)) O kadar da değil..
Ama o dönemden kalan aksesuarları tam olarak, yerli yerinde sergileyebilmek için genelde mankenler kullanılmıştı..
Bir Nazi subayının kıyafeti.. Tam hatırlamıyorum ama Hitler'in bile olabilir çünkü Hitler için özel bir bölüm vardı müzede..
Charles de Gaulle'ün 1940'da radyo aracılığıyla eli silah tutabilen herkesi askerliğe çağırdığı konuşmasını yaparken kullandığı mikrofon.. Bu çağrı Fransız tarihinde çok önemlidir çünkü Fransa'nın Nazi'ler tarafından işgal edilişine karşı çıkarak "Özgür Fransa" için bir araya gelişini simgeler..
Hava kuvvetlerinde bayanların kullandığı kostüm..
Bu panzer de Renault marka.. Yani olabildiğine Fransız malı..
Müzenin merdivenlerine asılmış bir istatistik..
İkici dünya savaşı sırasında hayatını kaybedenlerin bilançosu..
Toplamda yaklaşık 50 milyon insan hayatını kaybetmiş..
.
Bu bilgiye de merdivenlerde ulaştıktan sonra Napoléon'un mezarının bulunduğu alana gidiyoruz.. Bu alanı gezmek için müze ücretine ek bir ücret daha ödemiştik sanırım.. O yüzden başta aldığınız biletlerinizi kaybetmeyin, daha sonra tekrar görmek isteyecekler..
Napoléon'un anıt mezarı..
Bu alanda çok da fazla gezecek bi şey yok.. Bonaparte'ın ruhuna bir fatiha okuyup gezimize devam ediyoruz :D
Savaş döneminde kullanılmış zırhların bulunduğu bölüme geliyoruz.. Hepsi de ayrı güzeldi ama bazıları çok dikkat çekiciydi..
1610-43 yılları arasında Fransa Kralı olan XIII. Louis'a ait.. 9 yaşında tahta çıkan bir kral olduğu için zırhı da onun boyutlarına göreymiş..
Bu kafa koruyucu zırhın gülümseyen ifadesine,
Bunun da üzerindeki işçiliğe hayran kalmıştım..
Ve müzenin en şaşaalı parçaları.. Elbette Osmanlı'nın silahları :)
Müzeye noktayı bu taşlarla süslenmiş barutluk ve tüfeklerle son veriyorum.. Osmanlı'ya ayrılmış özel bir oda vardı fakat oda o kadar karanlıktı ki fotoğrafların net çıkabilmesi için tripod lazımdı.. Diğer fotoğraflar maalesef çok bulanık, bunu net çekebildiğime şükrediyorum.. Devamında camdaki yansımadan da anlayabileceğiniz gibi kılıçlar da vardı..
.
Eh kalanını gidip de görün artık...
GİDİP GÖRE BİLSEK KEŞKEM :) NE GÜZELMİŞ
YanıtlaSil