Haftanın ınstagram Anları VOL 25

Buyrun bu haftanın instagram anlarıma..

Bir e-bay hatırası.. İnce ve narin not defterim.. Nihayet geldi ama gelmesi gereken başka arkadaşları da var.. Gözüm yollarda..

Balık halinin o tarafta işim vardı.. Maalesef bu manzarayla karşılaştım.. Bir kaç senedir yıkılacak dedikodularını duyuyordum ama gerçekleştiğini görünce üzüldüm.. Kendimi bildim bileli vardı hayatımda.. Sonra Naz'ı bulduğum yerdi.. Peki ya balıkçılar ne olacak? 

Yerine yeni bir şey yapılacakmış tabi ki. Temiz ve düzenli yeni bir balık hali değil ama maalesef.. Kemeratlı çarşısının eski kokusuna yakışacak (!) modern bir alış-veriş merkezi.. 

:(

Neyse.. Pazartesi Doorstepping'lere gittik.. Babası karpuza top almış.. :) Ama Lal gelinim de pek sevdi.. 

Çok neşeliydi Lal o gün.. Gülmelere ve tükürük püskürtmelere doyamadı.. Ben de bakmaya doyamadım..

Bu da yeni yüzüğüm..

Çarşamba günkü kuzenler buluşmasından burada bahsetmiştim.. Bu da instagram'da paylaştığım kare..

Yirim ben ikisini deeee... 

Dün diş doktoruma gittim.. İnsanın diş doktoru aynı zamanda arkadaşı olunca işler daha rahat oluyor.. 

Dolgum kırılmıştı.. Hallediverdik :)

Oralara kadar gitmişken de Beyaz Fırın'dan kendimizi ödüllendirmemek olmazdı.. Bunlar bizim için Beyaz Fırın'la bütünleşmiş ikili.. Peynirli baget ve yemeye doyulmaz Karaköy.. Bunlar dışındaki çeşitleri fotoğraf çekmeyi akıl etmeden hemen önce mideye indirmiştik :))

Sonra Kocci'nin tükkana geçtik.. Kokoşlar için anfilerimiz gelmiştir :) 

Ve dün akşam çekirdek ailecenek yemeğe gittik.. Artık aynı yere ikinci kere gitmek yerine yeni mekanlar keşfetmeye karar verdik.. Mekandan detayları başka bir postta vereceğim.. Çok güzeldi..

.

.

İşte bir hafta daha böyle geldi geçti..

Bu hafta sonu için (bugün dahil) yağmur gösteriyor ama yine de herkese güneşli ve iyi bir hafta sonu dilerim..

Kuzenler Buluşması

Dün kuzenler buluşması vardı bizde..

O kadar güzel oynadılar ki..

Eskiden biri birinin üstüne düşecek diye korkardık.. Ama artık ikisi de kendilerini kurtarıyorlar..

En azından birbirlerinin üstüne düşseler de neticesini hafifletebiliyorlar..

Eluş da emekliyor artık.. Tünellerden bile geçti dün.. Suratındaki muzur ifadeye bakar mısınız? :)

O kadar oyuncağın arasında, yine de en kıymetli oyuncak ayakkabıları ama..

Nedir bu bebeklerdeki ayakkabı düşkünlüğü anlamıyorum..

Bütün gün oynamaya doydular, güzelce yoruldular.. Uykuya da mızıklanmadan yattılar..

.

Ama Eluş'a yeten 2 buçuk saatlik uykunun sonucunda..

Saat 23:00 sularında kendisi deniz yıldızı pozisyonunda salona terfi etmişti..

:) Uykusu fazla açılmadan eve yolladık onları..

Eh bunu saymıyoruz artık..

Büyüyen çocuk... ve ilk boya deneyimi..

Çocuklar büyüdükçe oyalaması ve zapt etmesi zor hatta imkansız oluyor diyorlar.. Ay hele "o bi yürümeye başlasın da sen o zaman göreceksin" diyenlere ne kadar sinirlendiğimi anlatamam..

Cemik artık çok rahat yürüyor ve ben kocaman bir oh çektim.. Çünkü eskiden bir yere gittiğimizde -sokak ya da dükkan gibi- oyalaması zor oluyordu.. Kucakta ya da bebek arabasında durmak istemiyordu.. Emeklemek ya da tutuna tutuna gezmek istiyordu. Ama tutunacak yer kalmadığında kendini yere atıp emeklemek istiyordu.. Ev ortamında tamam da dışarıda, hele de çamurlu sokaklarda pek olacak iş değil.. İzin vermeyince de kızıyordu..

Ama artık rahatım çünkü çocuğun canı sıkıldığında rahat rahat bırakabiliyorum gezinsin diye.. "Hayır"ı da çok güzel öğrendiği için önüne gelen objeye saldırmıyor.. Bahçeye çıktığımızda da nemli toprakta emekleyeceğine yürüyor.. Yani bu yürüme işi hiç de söylendiği gibi anneye "eziyet" bir iş değil..

Oyalaması zor oluyor meselesine gelince..

Geçenlerde bir markete gittiğimde boya kitabı hediye etmişlerdi.. Ben de Cemik'in eline boya kalemlerini ve defteri tutuşturdum.. Beceremediği haliyle dakikalarca oynadı. Biraz daha el becerisi geliştiğinde saatlerce resim yapacak.. Çok daha uzun süre oyalanacak.. 

.

Buyrun Cemik ve ilk boya deneyimi...

Bu arada videoda kendi kendime konuşuyormuşum gibi olmuş ama aslında İngiltere'deki SarıCadı'mla görüntülü konuşuyorduk :)

Videonun tarihi: 15.03.2012

Cemik 13 aylık

"Çocuk bakmak çok zor.. Tek başına çocuk bakmak imkansız.. Aylaklanan çocuk bakmak ölüm gibi" laflarını eden annelerin anneliğin daha fazla takdir edilmesi için abarttıklarını düşünüyorum.. Evet kolay değil ama abartıldığı kadar zor hiç değil..

Ayrıca çocuk büyüdükçe paylaştıklarımız çok daha fazla oluyor.. Yakınmak yerine çocuklarımıza vakit ayırıp tadını çıkarmamız lazım.. ^_^ 

Dünya Tiyatrolar Günü

Ben Kocci'mi tiyatroya borçluyum..

Tiyatro sayesinde tanıştık, tiyatro sayesinde kaynaştık.. 

O yüzden Dünya Tiyatrolar Gününün bende anlamı iki türlü..

Tiyatroya gönül vermiş ve ne türlü olursa olsun sayesinde mutluluk kazanmış herkesin Dünya Tiyatrolar Gününü kutlarım.. 

-

Tiyatro hasretim hiç azalmadı, her gün arttı.. "Belki bir gün yine..." diye geçiriyorum içimden.. 

Yapamasam da bu hevesin hiç azalmayacağını hissediyorum..

Zaten....

Teatro dediğin nedir ki?

İki kalas, bir heves..

 (Haldun Taner'in bir oyunundan)

Görsel

Haftanın instagram Anları VOL 24

Buyrun bu haftaki instagram anlarıma..

Geçen cumartesi eve gitme çabalarımın ilk etabı olan otobüs yolculuğunda tam 1 saat 10 dakika geçirdim.. O kadar yavaş gidiyorduk ki apartman balkonlarındaki kedilerin fotoğrafını çekebiliyordum.. O gün tam 2 saat 10 dakikada vardım eve.. Kabus...

Pazar sabahı Cemik çok aksiydi.. Geceden, beraber kahvaltıya gideriz diye konuşmuştuk Kocciyle ama Cemik sabahın köründe kalkınca kendimizi erkenden yollara attık.. :) Bakınız bu karede Cemik aslında halinden memnun ama numaracı göz yaşı henüz kurumadığı için belli olmuyor :)

Ailece çok on numara süper bir köy kahvaltısı yaptık.. Cemik horozların ördeklerin peşinden koştu, kaydırağa bindi.. Doya doya koşturdu etrafta.. :)

Sonra eve dönüp kendimizi bahçeye attık.. Her yerimiz ot, çim oldu :) Bissürü çiçek diktim bahçeye.. Günün sonuna doğru üstüm başım yeşermişti.. Neyse ki çim lekesi artık çıkıyor :)

Bu arkadaş da Hhandesign 'ın bana bir hediyesi.. Kendisi aslen bir silgi ama o şekilde kalmayacağı kesin :)

Bir de başımıza böyle yeni bir oyun çıktı.. Çok eğlenceli.. 

Amaç verilen üç seçenekten birini seçip, çizerek karşındakine anlatmak ve onun bilmesini sağlamak.. Ama gelin görün ki aramızda kısa yolu tercih edip sempatik sempatik hile yapanlar oldu :)))

Çarşamba Cemik'le başbaşa günümüzdü.. Bütün gün oyun oynadık..

Ve dün sabah sevgili kuzenim yaptığı sabah kahvaltısının resmini çekip koyunca ben de "yiyen var yiyemeyen var, bak ben ne yiyorum" diyerek kahvaltımın resmini koydum.. 

Cornflex tercihim değil ama hamilelikte yavaşlayan bağırsak hareketlerine iyi geliyor. İlaç niyetine yani..

.

.

İşte bir hafta daha böyle geldi geçti..

Dün Kocci, 3 kişi WW WPX Contest için Yamanlar Dağı'na çıktı.. Ben hamile olduğum için bu sene dahil olamadım.. 48 saatlik bir yarışma ve çok önemli bir yarışma.. Umarım başarılı olurlar ve o sertifikayı da duvarımıza asabiliriz.. 

Pazartesi akşamı dönecek.. 

Şimdiden çok özledim.. 

Umarım eğleniyorlardır ;)

.

Herkese iyi hafta sonları..

Bizim işte...

Bizim işte müşteri dükkana elleri cebinde giriyorsa hiçbir şey satamazsın...

Kukla aşkı...

Cemik'in doğdu doğalı kuklalara karşı bir zaafı var :)

İlk arkadaşını hatırlamak için buraya tıklayabilirsiniz..

Biraz annesine çekmiş olabilir.. Ben de oldum olası kuklaları çok severim..

Bu parmak kuklaları daha Cemik yokken, 4-5 sene önce almıştım..

Hatta üniversitede bir ödevde sunum hazırlarken kullanmıştım..

Şimdi artık Cemik sahiplendi onları..

Parmağına takıp

O minik parmak havada odasında çığlık çığlığa koşuyor :)

Sonra getirip benim parmağıma takıyor..

Karşısına geçip oynatmamı bekliyor.. 

Hem kukla olduklarını biliyor..

Hem de ben konuştururken kuklaya kitlenip sesin benden geldiğini unutuyor..

Saatlerce bu şekilde oyalanabiliyor.. 

Yaşasın kuklalar :)

Haftanın instagram Anları VOL 23

Buyrun bu haftanın kesat geçen instagram anlarına..

Pazartesi günü Cemik'le gittik tükkana.. Dedesinin kucağında curaların kalite kontrolünü yaparken..

Bu da bizim oradaki umumi helanın erkeklere kapatılıp kadınlara açılan bölümü. Köklü bir tadilat yapmak yerine kamuflaj yoluna gitmişler :)

Bu da iki numaranın profilden fotoğrafı.. Deneyimli anne ve babalar ilk bakışta ağzı, burnu, çeneyi göreceklerdir :)

.

.

Bu hafta işte böyle biraz kesat geçmiş..

Yeni haftanın herkes için dolu dolu ve güzel geçmesi dileğiyle..

İyi hafta sonları..

Pratik Paçanga Böreği

Bu paçanga böreği adaşlarına göre birazcık daha az zararlı diyebilirim..

Çünkü kızartmadan yapıyoruz.. 

Buyrun 10 dakikada pişmeye hazır hale getirebileceğiniz paçanga böreği tarifimiz..

.

Malzemelerimiz:

Biber,

az miktarda domates,

rendelenmiş ya da dilimletilmiş taze kaşar peyniri,

Pastırma

ve yufka..

Yufkamızı iri sigara böreği saracakmışızcasına kesiyoruz ve geniş kısmına malzemelerimizi keyfimize göre üst üste diziyoruz..

Yassı kalacak şekilde sarıyoruz,

Sonra üzerine yumurta sarısı sürüp 180-190 derece civarında ısıttığımız fırınımıza atıyoruz.. Aslında orjinal paçanga böreği yumurta ve galeta ununa bulanıp yağda kızartılıyor ama bu şekli de oldukça lezzetli oluyor.. Hem daha az zararlı hem de daha pratik ;) 

Üstleri güzelce kızarıp evi mis gibi kokutana kadar pişiriyorsunuz :)

.

Afiyet olsun..