Günlerdir açamıyorum televizyonu.. Zaten yıllardır gazete almıyoruz eve..
Yaşanan olaylar zaten çok acı ve izlemesi zaten çok zorken, haber programlarının fona dayadığı acıklı müzik eşliğinde gösterdikleriyle insanların duygularını sömürmelerine dayanamıyorum..
O durumu yaşamamış biri olmama rağmen ben bu kadar dağılıyorsam, başından deprem geçmiş ya da bir yakınını depremde kaybetmiş birinin ruh halini düşünemiyorum..
Aynı şey şehitler için de geçerli.. İnsanların yaşadıkları acı zaten tarif edilemezken duyguları bu kadar sömürmek neden? Nasıl bir vicdan bu reyting uğruna?
Fonda duygusal müzik olmadan da eminim bir çoğumuz (en azından insan olanlarımız) acıyı hissedebiliyordur..
Dün de -isim vermek istemiyorum- haberci bir şahıs kendi programında Van'daydı. Dersine o kadar çalışmamış ki muhatabındaki insanların isimlerini ancak 3. seferde söyleyebildi..
Söylenenleri dinlemedi, ya da anlamadı.. Bir iki reyting kaparım diye üstlerine gittikçe gitti, sonra da zaten adamların söylediklerini sanki kendisi fark etmiş gibi söyledi..
Küçük çocukların yaptığı numaralar yani..
İzleyenler de salaktı!
Netice itibariyle oradakilerin ihtiyacı olan şey gıda değil barınma..
Yani çadır, battaniye..
Serrose deprem günü çok güzel yazmıştı.. Japonlar için "depremin öldürmediğini bilen insanlar" demişti..
Hortum, sel... Ne bileyim yangın.. Belki bunlardan kaçması ya da sakınılması daha zordur ama evet depremden korunmak mümkünken neden hala insanlar göçük altında kalıyor?
Herşeyi pek iyi beceren(!) devlet bu işe kökten bir çözüm bulamıyor mu?
Doğa yıkmadan kendi yıkıp olması gerekeni dikemiyor mu yerine?
Bu kadar kuvvetli bir orduya sahipken terörün kökünü kurutamıyor mu?
Yoksa işine mi gelmiyor?
.
.
.
Zaman geçsin..
Acılar hafiflesin ama lütfen unutulmasın!
Yorum Gönder
Çok güzel yorum yazıyorsunuz.. Ne de güzel yazıyorsunuz.. Azcık daha yazsanıza..